MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ
BİLGİSAYAR VE ÖĞRETİM TEKNOLOJİLERİ BÖLÜMÜ

2022-2023 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAHAR DÖNEMİ
BİLİŞİM ETİĞİ ve GÜVENLİK DERSİ

Ebru Zeynep Şahin  100221010

MAKALE İNCELEME RAPORU

1. Makalenin Künyesi

Kurt, M. (2018). Bilişim Teknolojilerinin Gündelik Yaşama Etkileri: Etik Sorunlar Açısından Bir Sorgulama. ISophos: Uluslararası Bilişim, Teknoloji ve Felsefe Dergisi, 2018.

2. Giriş

 Teknoloji, tarih boyunca insanlığın varlığını beslemiş ve karakterini, büyük ölçüde yine insanlıktan beslenerek geliştirmiştir. Teknoloji insan yapımıdır ve bunun bir sonucu olarak teknolojik cihazların tümü maddi bileşenleri içermektedir.Çağın en önemli kaynağı olan bilginin işlenmesi, dönüştürülmesi, saklanması, korunması, iletilmesi ve erişilmesi ile ilgilenen bilişim teknolojisi (BT) bir yandan bilgi toplumunu yapılandırırken diğer yandan da ortaya yeni etik sorunların çıkmasına sebep olmaktadır.

Değişimler ile birlikte gelen yenilikler günlük yaşamı daha da kolaylaştırılmış, ilginçleştirmiş, işleri yapma sürelerini kısaltmıştır. Bilgiye kolaylıkla ve kısa zamanda ulaşılabilmekte, bu bilgiyi saklamak, dağıtmak ya da başka bilgilerle birleştirip yeni bilgiler oluşturmak mümkün olabilmektedir. Kuşkusuz ilk bakışta bütün bunlar bireysel ve toplumsal hayatlar üzerinde gerçekleşen olumlu değişiklikler olarak değerlendirilir. Ne var ki bu olumlu etkilerin yanı başında, çoğu zaman arka planda kalan ve görülmeyen ya da göz ardı edilebilen bir dizi olumsuz etki de bulunmaktadır

Bu çalışmanın ilk bölümünde teknoloji kavramı ve teknoloji-insan ilişkisi, ikinci bölümde ise değişen gündelik hayat kavramı incelenecektir. Son bölümde ise bilişim teknolojilerinin yaygınlaşması ile ortaya çıkan etik sorunların analizleri yapılacak ve ardından bu analizlerin ışığında çeşitli değerlendirilmelere yer verilecektir.

Araştırmanın Amacı

Bu çalışmanın amacı bilişim teknolojilerinin gündelik yaşam üzerindeki etkilerinin ve ortaya çıkardığı etik sorunların belirlenmesi ardından bunların analizlerinin yapılmasıdır.

3. Yöntem

Araştırma Modeli

Araştırma verileri nitel araştırma yöntemlerinden doküman incelemesi yoluyla toplanmıştır.

 Evren ve Örneklem:

2002 Türkiye Bilişim Şurası Sonuç Raporu’nda bilişim teknolojilerinin hukuk kurumu üzerindeki etkileri ve gözetilmesi ve öncelik verilmesi gerektiği düşünülen sorunlardan bazıları aşağıda listelenmiştir (Türkiye Bilişim Şurası, 2002, s. 90-102):

  • Elektronik imzanın hukuken geçerli olmaması ve Elektronik belgelerin devlet tarafından kabul edilmemesi,
  • Kişisel bilgilerin mahremiyetinin sağlanmamış olması,
  • İnternet ortamında işlenen suçların tanımlanmamış olması,
  • İnternet üzerinde yapılan işlemlerde tüketici haklarının korunmamış olması,
  • Bilgi güvenliğinin yeterince sağlanmaması,
  • Kamu Bilgilerinin vatandaşın kullanımına açık olmaması,
  • Fikri hakların korunamaması şeklindedir.

Verilerin Toplanması ve Çözümlenmesi

Araştırma verileri nitel araştırma yöntemlerinden doküman incelemesi yoluyla toplanmıştır.

Teknoloji ve insan etkileşimi, teknolojinin günlük yaşama etkileri ve etik kavramı farklı başlıklarda ele alınmıştır. Daha önce yapılan çalışmalardan alıntılar yapılarak bir inceleme yapılmıştır.

2002 Türkiye Bilişim Şurası Sonuç Raporu’nda bilişim teknolojilerinin hukuk kurumu üzerindeki etkileri ve gözetilmesi ve öncelik verilmesi gerektiği düşünülen sorunlar incelenerek maddeler üzerinden yorumlama yapılmıştır.

4. Bulgular ve Tartışma

Bulgular:

Etik, ahlâkın ve ahlaki kuralların ortaya çıkışı, toplum/birey ilişkisindeki konumu, tarihsel gelişimi ve niteliği sorunsalını inceleyen ahlâk teorisini ve toplumsal bir varlık olarak insanın davranışının ne olması gerektiğini açıklayan, kurallar koyan, normatif ahlâkı da içeren öğretidir. Çoğu zaman ahlâk sözcüğü ile eş anlamda kullanılırken, bazen de; onunla eş anlamda değil fakat mesleki alanlarda “uyulması gereken doğrular” biçiminde de tanımlanmaktadır.

Bilişim toplumunda ortaya çıkan etik sorunları: bilgiye ilişkin sorunlar, fikri mülkiyete ilişkin sorunlar, erişim hakkı ve dijital uçurum, işsizlik, sağlık sorunları, yeni suç kavramı, iş hayatına ilişkin sorunlar, aile – sosyal ilişkiler, yapay zekâya ilişkin sorunlar ve daha bir çok bunlara benzer başlık altında toplanabilir (Dedeoğlu, 2006, s. 58).

Bilginin doğruluğu ve güvenirliliğine ilişkin sorunlar şu şekildedir: İnternetten elde edilen bilginin güvenirliliğini sorgulamak, ondan alınan bilgi miktarı arttıkça önemi daha da artan bir husus haline gelmiştir. “Güvenilir bilgi” bizim doğru olduğuna inandığımız bilgiyi tanımlar, fakat her doğru olduğunu inandığımız bilgi öyle değildir.artan bir husus haline gelmiştir. “Güvenilir bilgi” bizim doğru olduğuna inandığımız bilgiyi tanımlar, fakat her doğru olduğunu inandığımız bilgi öyle değildir (Vedder & Wachbroit, 2003, s. 211-212).

Bilişim toplumunun temelinde bulunan nitelik ve olanak; bilgiye kısa zamanda kolaylıkla ulaşabilmek, bu bilgiyi kullanabilmek, bu bilgiyi başka bilgilerle birleştirip ya da birtakım süzgeçlerden geçirerek yeni bilgiler üretebilmek, bilgiyi dağıtabilmek ve saklayabilmektir.

Çağdaş insan elbette ki, interneti bilgi kaynağı olarak kullanmalıdır. Ancak bunu yaparken en azından şu soruların önemini mutlaka bilmeli ve ona göre kaynak aramalıdır:

  • Bilginin kaynağı nedir/kimdir, güvenilir bir kurum imzası taşımakta mıdır?
  • Bilgi başka kaynaklarca da doğrulanıyor mu?
  • Bilgiyi aktaran -yazar- kimdir? Yazar tanınıyor mu, alanında otorite mi? Yazarın otobiyografisine ulaşılabiliyor mu?
  • Bilgi güncel mi? İçerik bilimsel mi yoksa hiciv, popüler öğeler veya reklam içeriyor mu?
  • İçerikte yer alan bilgilerin güvenilir referansları var mı?
  • Sitenin uzantısı “edu” veya “gov” ile sürüyor mu veya böyle sitelere bağlantı veriyor mu?
  • Yazı hakemli veya editoryal kurulu olan bir sitede mi yayımlanmış?
  • Söz konusu sitenin devamlılığı var mı, düzenli güncelleniyor mu, içeriği yenileniyor mu?
  • Yazı başka kaynaklarda referans gösteriliyor mu?

5. Sonuç ve Öneriler

Günümüzde teknolojinin geldiği durum, yeni aygıtlar, yazılımlar ve onların özellikleri her geçen gün bizleri şaşırtmaya devam etmektedir. Teknoloji ile hızla ilerleyen insanlık zaman içerisinde yeni değerler kazanırken eski değerlerini ya ilerlemeye uygun bir hale getirmekte ya da tümüyle unutarak onları arkada bırakmakta ve belki de hiç bitmeyecek bir değişim süreci geçirmektedir. Fakat insanoğlunun karşılaştığı sonuçlardan bahsederken bu ilerleme ve değişim sürecinin bugüne kadar tamamen olumlu bir yönde ilerlediğini veya gelecekte bu şekilde ilerleyeceğini söylemek zordur. Etik değerler toplumun temelini ve onun kurumlarını ayakta tutan en temel yapı taşlarından bir tanesidir. Toplumu iletişim, etkileşim ve karşılıklı güven ilişkilerine dayanan bir kurum olarak nitelendirirsek, etik bu ilişkilerin her birinin de kökünde bulunan bir olgudur. Karşılaştığımız sonuçlar, ilerleme ve kazanma arzusuyla yanıp tutuşan insanoğlunun, bu arzunun bir bölümünü medeniyetini ayakta tutan etmenleri daha iyi bir duruma getirmek için harcaması gerektiğini göstermektedir. Teknolojiyi geliştiren, kendisini dünyanın sahibi olarak gören insanoğlu, günümüzde karşılaştığımız işsizliği, hak ve hukuk ihlallerini, toplumsal ayrılıkları, altyapısal sorunları ve dijital uçurumlardan kaynaklanan sorunları çözebilecek kudrettedir.

6. Kişisel Sonuç

Yeni bir hipotez ortaya koymayan bu çalışma, daha önce yapılan birçok araştırmanın özet halini içermektedir. Etik kavramının günümüzdeki etkilerini ve sorunların nedenlerini ortaya koymuştur.

  • Gizlilik ve Özel Yaşama Dair Sorunlar
  • Telif Hakları ve Fikri Mülkiyete İlişkin Sorunlar
  • Dijital Uçurum Sorunu
  • İşsizlik Sorunu
  • Sanal Ortamlar Konusundaki Sorunlar

şeklinde alt  başlıklar halinde karşılaştırdığımız sorunlar incelenmektedir. Yapılan bu araştırmaların sonucu ne gibi iyileştirmeler yapılması gerektiğini göstermekte ve kişinin üzerine düşen görevleri de belirtmektedir.

 
Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Atıf-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.