İçindekiler
- Özet
- Bilişim etik sorunları nelerdir?
- Bilişim etik sorunlarının sosyal etkileri nelerdir?
- Bilişim etik sorunlarının ekonomik etkileri nelerdir?
- Bilişim etik sorunlarının politik etkileri nelerdir?
- Sonuç
- Kaynakça
Özet
Teknoloji hayatımızda her gün biraz daha fazla yer kaplamaktadır. Bize birçok işimizde kolaylık sağlamaktadır. Ancak bunun yanında bazı bilişim etik sorunlarına da neden olmaktadır. Hem toplumu hem de içinde yaşayan bireyleri etkilemekte, birtakım zorluklar yaşatmaktadır. Bu yazıda, bazı bilişim etik sorunlarının sosyal, ekonomik ve politik etkilerinden bahsedilmiştir. Bilişim etik sorunlarının sosyal etkileri hakkında, özel hayatın gizliliğinin ihlalinin yarattığı etkiler, aile hayatına etkileri, fırsat eşitsizliği konuları ele alınmıştır. Ekonomik etkileri hakkında da işsizlik, kaybolacağı düşünülen meslekler ve telif hakları ihlali konularından söz edilmiştir. Politik etkileri üzerine ise, siber savaş, siber saldırılar, e-devlet konularından bahsedilmiştir. (Dedeoğlu, 2006)
Bilişim etik sorunları nelerdir?
Teknoloji, insanın hayatını kolaylaştırmak ve çevresini şekillendirmek veya değiştirmek için yaptığı çalışmalardır. Ateşin bulunmasından itibaren gelişmeye başlayan teknoloji, insan hayatının bir parçası haline gelmiş ve zamanla vazgeçilemez olmuştur. Teknoloji, faydalı ve yeni ürünler üretmeye yaramaktadır. (Kurt, 2018) Teknoloji, ihtiyaçların değişmesi ve bilgi birikiminin artması ile gelişmektedir. Bu gelişen bilgi birikimimiz ile teknoloji arasındaki bağı ise bilişim kurmaktadır. Bilişim, bilginin elektronik cihazlar yardımıyla işlenmesidir. Bilişim sistemleri, bilgiyi toplama, işleme ve aktarma işlevlerini yerine getirerek topluma fayda sağlar. Bilişim, toplumdan ayrı düşünülemez. Bilişimin amacı yarar sağlamak olsa da, topluma etkisi her zaman olumlu yönde olmamaktadır. Beraberinde bazı etik sorunları da getirmektedir. Bu etik sorunlardan bazıları: Doğru bilgiyi edinememe, özel hayata saygı ve kişilik haklarımızın ihlali, bilişim suçları, fikri mülkiyet haklarının ihlali, sosyal ilişkiler üzerindeki etkileri ve benzerleridir. (Dedeoğlu, 2006)
Bilişim etik sorunlarının sosyal etkileri nelerdir?
Özel hayat, insanların yalnız kalabildiği, sahip olduğu bilgileri paylaşma konusunda kendilerinin karar verebildiği, kişisel özgürlük alanıdır. Bilişim teknolojilerindeki gelişim ile kişilere ait bilgilerin toplanması, işlenmesi ve dağıtılması, maalesef kötü niyetli kullanımı da ortaya çıkarmıştır. Özel hayatın gizliğini ihlal eden birtakım davranışlar gerçekleştirilebilmektedir. Kişisel bilgilerimize istediğimiz cihazdan, istediğimiz zamanda ulaşabilmek bize kolaylık sağlarken, başkalarının da bu bilgilere ulaşabilmesi de olası hale getirir. Özel kuruluşlarda ya da kamu kuruluşlarında saklanan verilerimizin bir siber saldırıyla başkalarının eline geçebilmesi fikri oldukça korkutucudur. Özel bilgilerimiz dolandırıcılık veya hırsızlık gibi kötü eylemler için veri olarak kullanılabilmektedir. Basit bir yemek siparişi vermek bile bizim hayatımızı kolaylaştırırken, arka planda, adresimiz, yeme alışkanlıklarımız, hangi saatlerde evde bulunduğumuz gibi başkalarının bilmesini istemeyeceğimiz bilgileri internet ortamında paylaşmış oluruz.
Nüfus cüzdanı veya ehliyet gibi kimlik bilgilerimizi içeren evraklarımız yine kötü niyetli kimselerin eline geçtiğinde bizi zor durumda bırakacak olaylar başımıza gelebilir. Yeni kimlik kartlarında, nüfus cüzdanı, ehliyet, kredi kartı gibi özelliklerin birleştirilecek olması çok kullanışlı gibi gözükmesine rağmen, kaybolması halinde daha fazla bilgimizin çalınacağı anlamına da gelir. İnternet ortamında bilgilerimizin çalınması da sosyal hayatımızı etkileyen rahatsız edici bir durum oluşturur.
En küçük sosyal birim olan aile içi ilişkilerde, teknoloji kullanımının faydaları vardır. Uzaktaki aile bireylerine ekonomik yöntemlerle ulaşarak iletişim kurmayı mümkün hale getirmektedir. Ancak aile ilişkilerini zedeleyen yönleri de mevcuttur. Örneğin, aileleriyle birlikte geçirebilecekleri kaliteli zamanı bilgisayar başında harcayan kişiler, aile üyelerine zamanla yabancılaşmaktadırlar. Bilgisayarların evlere girmesi ve zaman içerisinde daha çok kişinin, daha çok kullanması; bilgi alma haberleşme-alışveriş-bankacılık işlemleri gibi birçok çeşitli gereksinimi karşılamak üzere giderek daha çok zamanın bilgisayarların başında geçirilmeye başlamasıyla birlikte kurulan gerçek sosyal ilişkilerde, kişisel gelişim için ayrılan zaman ya da sosyal yaşam içindeki etkinliklere katılımda azalma gözlenmektedir. (Dedeoğlu, G.(2006) Bilişim Toplumunda Etik Sorunlar).
Fırsat eşitsizliğini doğuran başka bir etik sorun ise, bilişim teknolojilerine erişim ve faydalanma konusunda yaşanmaktadır. Günümüzde pandemiden kaynaklanan nedenlerle geçiş yapılan uzaktan eğitim sistemine her öğrencinin ulaşamaması ve eğitiminden geri kalması bunun en üzücü örneklerinden biridir.
Bilişim etik sorunlarının ekonomik etkileri nelerdir?
Etik sorunların ekonomiye etkisi düşünüldüğünde, işsizlik sorunu göze çarpmaktadır. Bilgisayar ve teknolojinin insan yeteneklerini taklit etmesini sağlayan makine öğrenimi ve yapay zeka gibi özellikleri nedeniyle, işsizlikte artış meydana gelmektedir. Bazı meslekler geçerliliğini yavaş yavaş yitirmekte, bu sektörlerde çalışanların işlerini kaybetmekte ve ekonomi bu durumdan kötü etkilenmektedir. Aşağıdaki tabloda, “World Economic Forum, 2018” verilerine göre 2022 yılında yapısı değişmeyen, yeni ortaya çıkan/yaygınlaşan ve kaybolmaya başlayan meslek grupları hakkında öngörü yapılmıştır. (Demirel Kılınç, 2020)
Bilişim etik sorunlarının ekonomik etkileri düşünüldüğünde başka bir önemli konu ise telif haklarıdır. Bir eser üretmek için emek ve zaman harcayan kişilerin eserlerinin bilgisayar ortamında kopyalanıp dağıtılmasıyla, eser üreten kişilerin ekonomik kazançlarının önüne geçilerek, emek hırsızlığı yapılmaktadır. Akademik yayınlarda da yayın tekrarı, intihal, dilimleme gibi emeğin çalınmasına neden olan davranışlar vardır.
Bilişim etik sorunlarının politik etkileri nelerdir?
Politik etkileri bakımından etik sorunlardan biri de siber saldırılar ile devlet sırlarının açığa çıkmasıdır. Bu saldırı farklı bir ülkenin bilgi sistemlerine yapılan saldırı ise siber savaş adını alır. Devletlerin bu konuda son derece hassas davranmalarına karşın bazı durumlarda engel olunamaz şekilde etkilendikleri bir konudur.
Devletler gelişen teknolojiye ayak uydurarak, işlem kolaylığı ve kurumlardaki yoğunluğu azaltmayı hedef alarak birçok işlemi sanal ortama taşımışlardır. Türkiye’de e-devlet uygulamasında birçok işlem evden çıkmadan gerçekleştirilebilmektedir. Vatandaşların bireysel, özel bilgileri, şirketlere ait bilgiler, ekonomik ve sosyal yaşama ait bilgiler bu ortamda saklanır. Vergi borçlarından, sağlık verilerine; tapu bilgilerinden, sabıka kaydı alınmasına kadar birçok işlem yapılabilmektedir. Burada yapılan işlemlerin güvenliği hem kullanıcı hem de devlet tarafından sıkıntı olmayacak şekilde ilerlemelidir. Bu kadar önemli olan ve birçok bilgimizin yer aldığı sistemler büyük rahatlık sağlamasına rağmen beraberinde önemli güvenlik zafiyetleri de doğurabilir.
Sonuç
Teknoloji ve bilişim, topluma fayda sağlamak ve hayatımızı kolaylaştırmak adına ortaya çıkmışlardır ve geliştirilmektedirler. Toplumsal bilinçlenme sayesinde, kötü kullanımın azaltılması ve kötü niyetli kişilere imkan vermeyecek şekilde bir bilinç oluşturulması gerekmektedir.
Kaynakça
Dedeoğlu, G. (2006). II. Uygulamalı Etik Kongresi, 18-20 Ekim 2006 Orta Doğu Teknik Üniversitesi, ANKARA Bilişim Toplumunda Etik Sorunlar. Ankara.
Dedeoğlu, G. (2006). Bilişim Toplumu ve Etik Sorunlar. İstanbul: Alfa Akademi.
Demirel Kılınç, B. (2020). Teknolojik Değişim ve İstihdam İlişkisi: Türkiye İşgücü Piyasasına Yönelik Makro Bir Analiz. Ankara.
Kurt, M. (2018). Bilişim Teknolojilerinin Gündelik Yaşama Etkileri: Etik Sorunlar Açısından Bir Sorgulama.
Kapaktaki görsel pxhere.com/tr sitesinden alınmıştır ve creative commons lisanslıdır.
Bu makale duplichecker sitesi üzerinden 22.05.2021 tarihinde kontrol edilmiştir. Makale, benzerlik değeri ile kabul edilmiştir. Result Completed: Plagiarism: %4 Unique: %96
Bu eser Creative Commons Atıf – AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Marmara Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği Bölümü 1.Sınıf öğrencisiyim. Kendimi geliştirmeyi ve farklı alanlarda bilgi sahibi olmayı seviyorum. İkinci kez üniversite okumaktayım. Daha önce mühendislik eğitimi aldım. Profesyonel iş yaşamıma bir süre ara vermek zorunda olduğum pandemi sürecinde, tekrar üniversite sınavına girerek, farklı bir bölüm okumayı tercih ettim. Öğretmenlik eskiden beri yapmak istediğim bir meslek idi. Bu şansı elde ettiğim için mutluyum. Oldukça sevdiğim bilgisayar ile iç içe olan iş yaşamımın ardından, bilgisayarı ve öğretmenliği aynı yerde buluşturan bu bölüm, istediğim yolda ilerlememe yardımcı olacak diye düşünüyorum. Uzaktan eğitimin getirdiği bir takım dezavantajlar olsa da, eğitim ortamına dahil olmayı büyük bir fırsat olarak görüyorum.